Türk mutfağının vazgeçilmez lezzetlerinden biri olan turşu, doğru hazırlandığında hem sağlıklı hem de iştah açıcı özelliği ile öne çıkıyor. Turşu kurarken dikkat edilmesi gereken en önemli faktör ise hijyen.
Turşuya eklenecek sebze ve meyvelerin çok iyi yıkanması gerekiyor. Aksi halde sağlıklı ve lezzetli bir yiyecek tüketmek isterken besin zehirlenmelerine maruz kalmak kaçınılmaz olabiliyor.
Memorial Bahçelievler Hastanesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Bölümü'nden Uz. Dr. Asiye Yir, turşu hazırlarken dikkat edilmesi gerekenler hakkında bilgi verdi.
Tuz-su oranı çok önemli
Turşuya eklenecek sebze ve meyveler çok iyi yıkanmalıdır. İyi yıkanmadığı takdirde vücut için zararlı bakteriler tuzlu ve asidik ortamda ölse dahi toksinlerden kaynaklanan besin zehirlenmeleri yaşanabilmektedir. Bu nedenle turşunun hijyenik koşullarda hazırlanması önem taşımaktadır. Bir diğer önemli husus ise vücut için faydalı bakteri ve küflerin çoğalıp etkin mayalanmanın sağlanabileceği tuz/su oranının yüzde 5-8 aralığında olmasıdır. Örneğin yüzde 7 oranında karışım hazırlanmak isteniyorsa 1 litre su için 70 gram tuz kullanılmalıdır. Sirke oranı ise yaklaşık yüzde 2,5-3 olarak ayarlanmalıdır.
Turşu tüketimi sonrası karın ağrısı, bulantı, kusma ve ishale dikkat!
Doğru hazırlanmayan turşu tüketimi sonrası nadiren toksin kaynaklı karın ağrısı, bulantı, kusma, ishal gibi klasik besin zehirlenmesi bulguları bildirilmiştir. Tuz ya da sirke oranının doğru ayarlanmamasından dolayı turşularda yumuşama olabilmektedir. Turşunun yumuşaması küflerin çoğaldığının belirtisidir. Bu küfler bağışıklığı baskılanmış hastalarda mantar enfeksiyonlarına neden olabilir.
Belirtiler başladığında hızlıca en yakın sağlık kuruluşuna başvurarak eksik sıvı-elektrolit dengesinin tamamlanması gerekmektedir. Besin zehirlenmesinde bulantı-kusma olabilir ve kusma refleksi baskılanmaya çalışılmamalıdır. Destek tedavisi uygulanarak kusma ya da ishal ile kaybedilen sıvı ve elektrolitlerin yerine konması sağlanmaktadır. Ancak her hastada buna ihtiyaç olmayabilir. Ağızdan sıvı alımını artırarak da mevcut tabloyu düzeltebilecek tedavi yolu çizilebilir.
Turşunuzun üzerinde beyazlıklar oluştuysa tüketmeyin!
Turşu suyunun üzerinde oluşan beyazlıklar küf tabakasıdır. Bu beyazlıklar sağlığa faydalı bakteri oranının bozulduğu anlamına gelmektedir. Turşu suyu üzerinde beyazlıklar oluştuğunda tüketmekten kaçınılmalıdır.
Akut olarak toksinler aracılığı ile oluşabilecek besin zehirlenmeleri de görülebilmektedir. Özellikle bağışıklık sistemi baskılanmış hastalarda turşu içeriğinde maya olduğundan risk oluşturabilmektedir.
Turşu içerisindeki mikroorganizmalar florayı değiştirebilmektedir. Bunun sonucunda;
• Mide ya da üriner sistem pH oranı değişikliği ile oluşan Helikobakter Pilori bakterisi
• Tekrarlayan üriner sistem enfeksiyonları
• Vajinitlere yatkınlık gibi daha kronik sorunlar oluşabilmektedir.
Doğru turşu ishal ve bağırsak enfeksiyonlarından koruyor
Hijyenik koşullarda ve doğru oranlarda su ve sirke ile hazırlanmış turşu ile besin zehirlenmelerinden korunmak mümkündür. Aksine doğru hazırlanan turşu içerdiği faydalı mikroorganizmalar ile ishal ve bağırsak enfeksiyonlarından korunmaya yardımcı olur.
Memorial Bahçelievler Hastanesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Bölümü'nden Uz. Dr. Asiye Yir, turşu hazırlarken dikkat edilmesi gerekenler hakkında bilgi verdi.
Tuz-su oranı çok önemli
Turşuya eklenecek sebze ve meyveler çok iyi yıkanmalıdır. İyi yıkanmadığı takdirde vücut için zararlı bakteriler tuzlu ve asidik ortamda ölse dahi toksinlerden kaynaklanan besin zehirlenmeleri yaşanabilmektedir. Bu nedenle turşunun hijyenik koşullarda hazırlanması önem taşımaktadır. Bir diğer önemli husus ise vücut için faydalı bakteri ve küflerin çoğalıp etkin mayalanmanın sağlanabileceği tuz/su oranının yüzde 5-8 aralığında olmasıdır. Örneğin yüzde 7 oranında karışım hazırlanmak isteniyorsa 1 litre su için 70 gram tuz kullanılmalıdır. Sirke oranı ise yaklaşık yüzde 2,5-3 olarak ayarlanmalıdır.
Turşu tüketimi sonrası karın ağrısı, bulantı, kusma ve ishale dikkat!
Doğru hazırlanmayan turşu tüketimi sonrası nadiren toksin kaynaklı karın ağrısı, bulantı, kusma, ishal gibi klasik besin zehirlenmesi bulguları bildirilmiştir. Tuz ya da sirke oranının doğru ayarlanmamasından dolayı turşularda yumuşama olabilmektedir. Turşunun yumuşaması küflerin çoğaldığının belirtisidir. Bu küfler bağışıklığı baskılanmış hastalarda mantar enfeksiyonlarına neden olabilir.
Belirtiler başladığında hızlıca en yakın sağlık kuruluşuna başvurarak eksik sıvı-elektrolit dengesinin tamamlanması gerekmektedir. Besin zehirlenmesinde bulantı-kusma olabilir ve kusma refleksi baskılanmaya çalışılmamalıdır. Destek tedavisi uygulanarak kusma ya da ishal ile kaybedilen sıvı ve elektrolitlerin yerine konması sağlanmaktadır. Ancak her hastada buna ihtiyaç olmayabilir. Ağızdan sıvı alımını artırarak da mevcut tabloyu düzeltebilecek tedavi yolu çizilebilir.
Turşunuzun üzerinde beyazlıklar oluştuysa tüketmeyin!
Turşu suyunun üzerinde oluşan beyazlıklar küf tabakasıdır. Bu beyazlıklar sağlığa faydalı bakteri oranının bozulduğu anlamına gelmektedir. Turşu suyu üzerinde beyazlıklar oluştuğunda tüketmekten kaçınılmalıdır.
Bağışıklık sistemi baskılanmış hastalar için riskli
Akut olarak toksinler aracılığı ile oluşabilecek besin zehirlenmeleri de görülebilmektedir. Özellikle bağışıklık sistemi baskılanmış hastalarda turşu içeriğinde maya olduğundan risk oluşturabilmektedir.
Turşu içerisindeki mikroorganizmalar florayı değiştirebilmektedir. Bunun sonucunda;
• Mide ya da üriner sistem pH oranı değişikliği ile oluşan Helikobakter Pilori bakterisi
• Tekrarlayan üriner sistem enfeksiyonları
• Vajinitlere yatkınlık gibi daha kronik sorunlar oluşabilmektedir.
Doğru turşu ishal ve bağırsak enfeksiyonlarından koruyor
Hijyenik koşullarda ve doğru oranlarda su ve sirke ile hazırlanmış turşu ile besin zehirlenmelerinden korunmak mümkündür. Aksine doğru hazırlanan turşu içerdiği faydalı mikroorganizmalar ile ishal ve bağırsak enfeksiyonlarından korunmaya yardımcı olur.