Vücudumuzu saran deri oldukça güçlü bir yapıya sahiptir. Fakat çeşitli etkenlere bağlı olarak hastalıklara karşı savunmasız kalabilir. Bunlardan biri olan seboreik dermatit deride deforme ve tahribatlara yol açan bir hastalıktır.
Avrasya Hastanesi’nden Dermatoloji Uzmanı Uzm. Dr. Deniz Yardımcı seboreik dermatit hastalığına dair her şeyi sizler için anlattı.
Hastalığın kesin nedeni belli değil…
Aşırı yağlanma ve yağ bezi sayısının en çok bulunduğu alanlardaki iltihaplanmaya seboreik dermatit denir. Genellikle derinin seboreik alanlarına yerleşen, fakat kesin sebebi belli olmayan enflamatuar ve kaşıntılı bir hastalıktır. Toplumdaki sıklığı %1-3 oranında olup tedavi edilebilir bir rahatsızlıktır.
Vücudun belirli noktalarında ortaya çıkıyor
Saç derisi
Kaş çevresi
Göz kapağı
Burun kenarları
Dudaklar ve çevresi
Kulak arkası, kulak dışı
Göğsün ortası
Sırt
Hastalığı tetikleyen durumlar nelerdir?
- Ciltteki yağ oranının fazla olması: Tam olarak bu durum sebep olmasa da yoğun sebum üretimi olan bölgelerde daha çok çıktığı için bu hastalığa zemin hazırlar.
- Merkezi sinir sistemi hastalıkları: yapılan araştırmalar göstermiştir ki parkinson hastalığı, kafa yaralanmaları, felç, AIDS gibi sinir sistemini etkileyen hastalıklarla seboreik dermatitin bir ilişkisi vardır.
- Cilt mantarları: Seboreik dermatit hastalarının çoğunda vücuttaki mantar ve maya sayısında artış görülür. Kesin olmamakla birlikte mantar ilaçlarının bu hastalığa iyi gelmesi seboreik dermatitin bir mantar iltihabı olduğunu göstermektedir.
- Vücut dengesinin bozulması: Hormon seviyesindeki değişimler ve bağışıklık sistemindeki zayıflamalar bu hastalığa davetiye çıkarmaktadır.
Bu belirtiler ile ortaya çıkıyor…
- Kızarıklık
- Ciltte yağlanma oranının artması
- Kaşıntı
- Cildin kabuklanması
- Kepeklenme (sarımsı ve yapışkan)
- Saç kaybı, tüylerde dökülme
Belirli yaş aralıklarında daha sık rastlanıyor
Kesin bir yaş aralığı olmamakla birlikte sıklıkla görülen yaş gruplarını 3’e ayırabiliriz. Birincisi bebeklik dönemi, ikincisi orta yaş dönemi üçüncüsü ise yaşlılık dönemi. Genellikle bebeklerde yaşamın ilk 3 ayından sonra görülür. Hastalığın bu türüne infantil seboreik dermatit denir ve hemen hemen bebeklerin tümünde iki yaşına gelmeden geçer.
Yetişkinlerde görülen seboreik dermatit bebeklere oranla daha fazla nedene ve multifaktöriyel etkenlere dayandırılır. Hormon değişikliğine bağlı olarak ergenlikte görülme olasılığı yüksek olsa da yaş skalası hayli geniştir. Kronik bir hastalık olmasından dolayı özenle takip edilmeli ve engellenmelidir. Yaşlılık döneminde görülen seboreik dermatit ise tedavi edilsin veya edilmesin tekrarlar ve kaybolur.
Hastalığı kontrol altına almak mümkün
Seboreik dermatit hastalığı bazı durumlarda hiçbir müdahale gerektirmeden kendiliğinden iyileşebilir. Ayrıca düzenli bir tedavi metodu ile kontrol altına almak mümkündür. Hastalık yoğun stres, sinir sistemi merkezine bağlı gelişen hastalıklarda daha fazla görülebilir. Bu hastalığın bağışıklık sistemi zayıf olan kişilerde daha fazla görüldüğü düşünülmektedir. Hastalığı önlemenin ya da tamamen hastalıktan kurtulmanın imkânsız olduğu düşünülmektedir. Hastalık belli aralıklar ile tekrarlar ve devamlı tedavinin sürdürülmesi ile hastalığa karşı başarı sağlanabilir.
Bu tavsiyelere kulak verin!
Keratolitik solüsyonlarla cilt döküntülerini temizlemek,
İltihaplı cilt bölgesindeki Malassezia gibi maya ve mantarlardan kurtulmak için ketokonazol veya siklopiroks içeren krem veya şampuanlar kullanmak,
Ketokonazol, siklopiroks, selenyum sülfür, çinko priton, katranlı sabun ve salisilik asit içeren şampuanlarla saç derisini tedavi etmek,
Doğru ve düzenli beslenme,
Düzenli uyku,
Spor aktiviteleriyle disipline edilmiş bir yaşam tarzı.