Her türlü diyeti uyguladıkları halde kilo vermeyi başaramayan ya da verdiği kiloları geri alan kişiler, çoğu zaman bunun fiziksel bir sorundan kaynaklandığını düşünür. Oysa pek çok kilo ve yeme sorununun altında psikolojik nedenler yatar. ART Tıp Merkezi uzmanlarından Uzman Psikolog Arzu Güneş, Beden Zekası çalışmaları sayesinde kilo sorunu ve yeme bozukluklarının nasıl tedavi edildiğini anlatıyor.
Kilo verme üzerine hazırlanmış programların neredeyse tümü davranış değişikliği yaratmak üzerine kurulmuştur. Diğer bir deyişle bu programlar kilo vermek isteyen kişilere davranışlarını (örneğin; tatlı yeme davranışını, aşırı yeme davranışını, düzensiz yeme davranışını, tıkınırcasına yeme davranışını vs) değiştirmeyi öğretmeyi hedeflerler. Ama bunu, değiştirmeye çalıştıkları davranışların altında yatan nedenlere yönelmeden yapmaya çalışırlar ve çoğunlukla başarısızlık veya kısa vadeli başarıyla karşı karşıya kalırlar.
Öncelikle Kilo Probleminin Kaynağına İnmek Gerekiyor
Beden Zekası çalışmalarında öncelikle, kişinin kilo problemine neyin sebep olduğunu anlamaya çalışılır. Daha sonra da kilo sorununu sürekliliğini sağlayan düşünme biçimleri ve kalıpları tespit edilir. Bu kalıplar, örneğin bedeninizle ilgili ne düşündüğünüz ve ne hissettiğinizle ilgili olabilir. Ya da yiyecekler veya egzersiz yapmak konusunda ne düşündüğünüz konusunda olabilir.
Çoğu kilo sorununda, sorunu yaşayan kişinin düşünce kalıpları sürekli olumsuz ve işlevsiz düşünceler üretip durur. “Beden Zekası” çalışmalarında bu düşünce kalıplarının devre dışı bırakılması veya değiştirilmesi hedeflenmektedir. Bu değişimle birlikte farklı, yararlı ve gerçekçi düşünce, duygu, davranış kalıpları oluşturulur. Bu yeni kalıplar, bir süre sonra, tıpkı önceki yararsız kalıplar gibi otomatikleşecek ve kişinin yemek veya egzersize karşı tutumu tümüyle değişmiş olacaktır.
Beden Zekası Çalışması Pollyana'cılık Değildir!
Bu çalışma kesinlikle bir pozitif düşünce veya Pollyanna’cılık olarak görülmemelidir. Unutmayalım ki, sürekli pozitif düşünmeye yönelik kalıplar, en az olumsuz kalıplar kadar zararlıdır. Amaç, GERÇEKÇİ-YARARLI kalıplar oluşturmaktır. “YARARLILIK” kavramı; durumu olduğundan daha iyi ya da daha kötü değil olduğu gibi görmek, yorumlamak ve ona göre davranmak anlamında kullanılmaktadır.
Yararsız bir düşünce kalıbını önce fark edip sonra da değiştirmek istiyorsak, Beden Zekası çalışması bunun için en uygun araçtır.
Kilo ile ilgili Beden Zekası çalışmaları şu alanlarda etkili olabilmektedir.
• Beden İmajını yükseltmek.
• Aşırı yeme davranışlarını ortadan kaldırmak.
• Genel duygu durumunu iyileştirmek.
• Stresle baş etmek.
• Duygusal yemeyle baş etmek.
• Özgüveni artırmak, kişinin bireysel hedeflerine ulaşma becerisini artırmak/geliştirmek.
• Uzun vadede kendi terapistiniz olmanızı sağlamak.
• Olumsuzluklarla, sorunlarla karşılaşıldığında havlu atmanızı engellemek.
Çalışmalar tamamlandığında, daha yüksek bir Beden Zekasına sahip olmakla birlikte, yukarıdaki becerilerin tümünü edinmiş olacaksınız. Özellikle kilo konusunda çalışırken, hedeflere ulaşmak için, öncelikle kişiye uygun bir beslenme planlamasına ihtiyaç duyulmaktadır.
Beden Zekası Programına başlarken, Beslenme Danışmanı, Terapist ve hastanın katılacağı bir seans düzenlenir ve kişinin ihtiyaçlarına uygun bir program akışı belirlenir. Daha sonra ihtiyaç duyuldukça ikili seanslar yapılır ve başta belirlenen hedeflerin tümüne ulaşıncaya kadar terapi sürdürülür.
✎ Mutfağınızın olmazsa olmazı her ürün Karaca’da!