Onlar kadınlar diyeti gibi kafalarına takmıyorlar...
Erkeklerin diyete başlaması için gerçek bir sorunla karşılaşmaları gerekir. Sorun derken, öyle dış görünümle ilgili değil, daha çok sağlık sorunlarından bahsediyoruz. Bir erkeğin "Diyet yapıyorum" dediğini duyarsanız, sakın bizim gibi diyet yaptığını sanmayın. Erkeklerin diyetleri kadınlarınkinden çok farklı, tabii buna diyet denirse... Erkekler için diyetin anlamı, yemeklerin miktarını azaltmaktır. Evet, erkekler bizim gibi diyet yapmaz, onlar meşrubat ve fast food'dan vazgeçer, öğünlerin miktarını biraz azaltırlar, işte o kadar.
Bir de haftada en fazla, evet, en fazla iki kez spora giderler. Sonuç? İki ayda 10 kilo verirler. Peki, neden erkekler bizden daha kolay kilo verir (hem daha az eforla)? Fizyolojik olarak bizden farklılar mı, yoksa bizim egzersiz rutinimizde yanlış noktalar mı var? İlk önce şunu kabul edelim: Erkeklerin yapısı bizimkinden farklıdır. Onların gevşek kalça veya selülit gibi sorunları olmadığı gibi, vücuttaki kas/yağ oranı bizimkinden farklıdır ve metabolizmaları daha hızlıdır. Form tutma konusunda erkeklerin üstünlüğünün gerçek sebebi, egzersiz yapmaya karşı tutumlarıdır. İşte erkeklerin sırları...
DİYETİ TAKINTI HALİNE GETİRMEZLER
Erkekler diyeti o kadar kafaya takmazlar çünkü onlar 'incecik olmak eşittir başarılı olmak' formülüyle büyümezler. Erkeklerin çoğu zor diyetleri hayatlarında bir kez bile olsa denememişlerdir. Onlar sevdikleri yemeklerden de kolay kolay vazgeçemezler. Önlerine imkansız hedefler koymadıkları için de, uzun vadeli, sağlıklı bir beslenme programına tabii olurlar.
Kadınlar ise, suçluluk ve kendini beğenmeme döngüsü içinde yaşadıklarından, ölümüne diyetlerden bir türlü vazgeçemezler. Kadınların erkeklerden temel farkı şu örnekle özetlenebilir: Bir çikolata yiyen bir erkeği, sonra bir kadını dinleyin. Erkek, çikolatanın tadının müthiş olduğunu söylerken, kadın için bir parça çikolata bile bir günlük mutsuzluk kaynağı olabilir. Erkekler bu tür yasak olaylardan keyif alırken, kadınlar akşama kadar pişmanlık içinde kıvranırlar.
GERÇEKÇİ HEDEFLER SEÇERLER
Erkekler, ulaşılması imkansız kilolara inmeyi düşünmezken, kadınlara gelince bu durum değişir. Küçük, ulaşılması kolay hedefler belirlediklerinden, onları kolaylıkla yakalarlar ve cesaret kazanırlar. Kadınlar ise tam tersi: Önlerine çok büyük hedefler koyduklarından çoğu zaman istedikleri kiloya bir türlü ulaşamazlar.
AÇLIKTAN ÖLMEK YERİNE, HAREKETİN DOZUNU ARTIRIRLAR
Yemek ve hareket dengesiyle ilgili, erkekler kadınlardan oldukça farklı davranırlar. Muhteşem bir hafta sonu geçirmek için, sevdikleri yemekleri ellerinin tersiyle çevirmeyen erkekler, buna karşılık daha fazla egzersiz yapmayı kolayca kabullenirler. Erkekler egzersizi günlük hayatlarına adapte ederken, kadınlar bunu bir türlü başaramazlar. Piknikte olduğunuzu düşünün: Erkekler kalkıp arkadaşlarıyla top oynarken, kadınlar için keyif yapmanın anlamı ağacın altında oturup sohbet etmekten ibarettir.
AĞIRLIK ÇALIŞMAYI TERCİH EDERLER
Bir dahaki sefere spor salonuna gittiğinizde erkeklerin çalışmalarını yakından seyredin. Biz kadınlardan çok daha farklı antrenman yaptıklarını göreceksiniz. Kadınlar yağ yakıp, formda görünmeye değil, kilo vermeye endeksliler. İşte o yüzden, 50 dakika kardiyo çalışmasına karşılık, 10 dakikalık bir ağırlık çalışmasıyla yetinirler. Halbuki yağ yakmaya ve kasları güçlendirmeye yönelik bir program tercih etseler, çok fazla kilo vermeden de, kilo vermiş gibi formda bir vücuda kavuşabilirler. Yani, daha iyi görünmek için çok fazla kilo vermek şart değil. Mevcut kiloda fit bir vücut da oldukça farklı görünecektir.
Şöyle bir program uygulayabilirsiniz: Haftada iki kez kardiyo ve en az iki kez ağırlık çalışması. Kadınlar erkekler kadar kas yapmaz, merak etmeyin. Testosteron hormonunun seviyesi düşük olduğu için, ağırlık çalışmaları sonucu Arnold tipi kaslara kavuşmazsınız. Elde edeceğiniz tek şey, daha etkin, daha uzun kaslardır. Unutmayın ki, vücuttaki kas miktarı metabolizma hızını artırır.
Cosmotürk