Uzman Diyetisyen Binnur Okan, “Yiyecekler buzdolabına doğru yerleştirilmezse erken bozulabilir ya da bakteri gelişebilir” diyor. Özellikle et, tavuk, balık, süt, yoğurt, yumurta, peynir gibi hayvansal kaynaklı bütün ürünler potansiyel riskli olarak kabul edildiğinden, bir de normalde potansiyel riskli olmayan pirinç, patates gibi yiyecekler piştikten sonra riskli hale gelen besinler olduğundan, buzdolabını yerleştirirken bunlara özel önem vermek gerekiyor.
Buzdolabında raflar arası sıcaklık farkı olduğunu hepimiz biliyoruz. Buzluğa en yakın olan raf her zaman en soğuktur ve aşağı raflara doğru soğukluk derecesi azalır. Bu nedenle Binnur Okan da potansiyel risk grubundaki yiyecekleri, yani bakteri üremesi olabilecek ürünleri her zaman için en üste koymamız gerektiğini söylüyor.
Buzdolabında hangi besin hangi rafta olmalı?
En üst kata et, balık, tavuk; ikinci rafa peynir, süt, yoğurt; daha aşağıda yemekler, en alta da sebzeleri koymak gerekiyor.
Sebzeler poşetinden çıkarılmalı
Çoğumuz sebzeleri poşetleriyle buzdolabına koymayı tercih ederiz. Oysa poşetten sebzeye sürekli bir plastik geçişi olduğundan, sebzeyi poşetinden boşaltıp buzdolabına yerleştirmemiz gerekiyor.
Pişmiş ve çiğ et birbirine yakın olmamalı
Buzdolabında pişmiş ve pişmemiş etlerin birbiriyle temas etmemesi gerekir. Çünkü çiğ et çabuk bakteri üretir ve piştiğinde bakteriler ortadan kalkar. Ancak onu çiğken diğer besinlerle aynı yere koyarsak, bakterileri diğer besine bulaştırmış oluruz.
Yumurta kutusunda saklanmalı
Yumurtanın hem kendisi hem de kabuğu çok ciddi bakteri taşıdığından yumurtayı aldığımız kutunun içerisinde muhafaza etmeliyiz. Yani yumurtaları buzdolabının içindeki yumurta raflarına dizmek yanlış! “Çünkü yanına konulmuş herhangi bir besin, örneğin yarım limon varsa, bakterilerin çapraz geçiş ile taşınmasına sebep oluruz” diyor Binnur Okan. Bir de yumurtaya dokunduktan ve kırdıktan sonra da ellerimizi sabunlu su ile dezenfekte etmemiz gerekiyor.
Buzluktaki yiyecekler nasıl çözdürülmeli?
Derin dondurucular artık mutfaklarımızın vazgeçilmezi oldu. Böylece hiçbir mevsim hiçbir yiyecekten mahrum kalmıyoruz. Ancak burada muhafaza ettiğimiz yiyecekleri doğru şekilde çözdürmek çok önemli. Buzluktan çıkan yiyecekler kesinlikle kalorifer üstünde, oda sıcaklığında çözülmemeli. Öncelikle buzdolabında alt raflarda, su sızdırmayacak uygun kaplar içinde buzlarının çözülmesini sağlamalıyız. Acelemiz olduğu durumlarda ise soğuk su altında çözdürebiliriz.
Dondurma ve yoğurt kaplarını saklama kabı olarak kullanmayın!
Siz de satın aldığınız dondurma ya da yoğurt kaplarını saklayıp artan yemekleri muhafaza etmekte mi kullanıyorsunuz? Unutmayın, plastik kaplar her zaman en sağlıksız olandır. Üstelik dondurma ve yoğurdun üzerindeki son kullanma tarihi, aynı zamanda kabın da son kullanma tarihidir. Bu tarihi geçirirseniz kabın içine koyduğunuz yiyecek ve içeceklere plastik geçişi olur. İşte bu nedenle mümkün olduğunca cam kavanoz kullanmalısınız.
Süt kendi kutusunda saklanmalı
Ancak Diyetisyen Binnur Okan bir uyarıda bulunuyor: “Sadece süt için cam önermiyoruz. Çünkü süt çok ciddi B2 vitamini kaynağıdır. Güneş ışığı aldığında bu vitamin kaybolur. O yüzden ışığı geçirmeyecek kaplarda saklanması gerekir. Kendi kutusunda buzdolabında saklanabilir.”
En sağlıklısı cam kaplar…
Buzdolabında veya dışarıda yiyecekleri saklamak için en sağlıklı malzeme cam. Yiyeceklerinizi mümkün olduğunca cam kaplarda saklayın. Yiyecek saklamak için alüminyum kapları ise hiç kullanmamaya çalışın.
Kaynak: pudra. com